Mevlid Kandilinde Neler Yapılır?

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Mevlid Kandili, Hz. Muhammed S.A.V’ın kutlu doğumunun gerçekleştiği gün olarak kabul edilir. Mevlid kelimesi doğum anlamına gelir. Mevlid Kandili günü İslam nebisinin doğum günü salavatlarla, dualarla ve zikirlerle kutlanır. Mevlid Kandili 17 Ekim Pazar gecesi idrak edilecek.

Müslümanlar Mevlid Kandili günü günü dua ederek, nafile namazı kılarak ve oruç tutarak geçirir. Bu gece aynı zamanda Rebiülevvel ayının onikinci gecesidir. Mevlid Kandilinde Peygamberin doğumu kutlanır. Rivayetlere göre; Hz. Muhammed Mevlid gecelerinde ziyafet verir, dünyaya teşrif ettiği ve çocukluğu zamanında olan şeyleri anlatırdı.

MEVLİD KANDİLİ NE ZAMAN?

Mevlid Kandili bu sene 17 Ekim Pazar gecesi idrak edilecek.

MEVLİD NE DEMEK?

Mevlid, doğum zamanı demektir. Rebî'ul-evvel, ilkbahar demektir. Peygamber efendimiz, nübüvvetten sonra, her yıl, bu geceye ehemmiyet verirdi. Her Peygamberin ümmeti, kendi Peygamberinin doğum gününü bayram yapmıştı. Bugün de, Müslümanların bayramıdır, neşe ve sevinç günüdür.

Âdem aleyhisselam ve her şey, Onun şerefine yaratılmıştır. Arş ve gökler, Cennetler üzerine, mubarek ismi yazılmıştır. Ona Muhammed adını, dedesi Abdülmuttalib koydu. Onun adının yeryüzüne yayılacağını, herkesin Onu medhedeceğini rüyada görmüştü. Muhammed, çok medholunan demektir.

Resulullah efendimiz, mevlid gecelerinde Eshabına ziyafet verir, dünyaya teşrif ettiği ve çocukluğu zamanında olan şeyleri anlatırdı. Hazret-i Ebû Bekir, halife iken, mevlid gecesinde, Eshab-ı kiramı toplayıp, Resulullah efendimizin dünyaya teşrifindeki olağanüstü hâlleri konuşurlardı.

MEVLİD KANDİLİNDE NELER YAPILIR?

  • Kur’an–ı Kerim okunmalı; okuyanlar dinlenmeli; uygun mekânlarda Kur’an ziyafetleri verilmeli; Kelamullah”a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.
  • Peygamber Efendimize (sav) salât ü selâmlar getirilmeli; O’nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli.
  • Kaza, nafile namazlar kılınmalı; varsa o geceye ait nakledilen namazlar, onlar da ayrıca kılınabilir; kandil gecesi, özü itibariyle ibadet ve ibadette ihsan şuuruyla ihya edilmeli.
  • Tefekkürde bulunulmalı; “Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, Allah”ın benden istekleri nelerdir” gibi konular başta olmak üzere hayatî meselelerde derin düşüncelere girmeli.
  • Kişi kendine ve diğer Mü”min kardeşlerine hattâ isim zikrederek dualar etmeli.
  • Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı; vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmeli.
  • Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmeli.
  • O gece ile ilgili âyetler, hadîsler ve bunların yorumları ilgili kitaplardan ferden veya cemaaten okunmalı.
  • Dini toplantılar, paneller ve sohbetler düzenlenmeli; va’z ü nasihat dinlenmeli; şiirler okunmalı; ilâhî ve ezgilerle gönüllerde ayrı bir dalgalanma oluşturmalı.
  • Kandil gecesinin akşam, yatsı ve sabah namazları cemaatle ve camilerde kılınmalı.
  • Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli; hoşnutlukları alınmalı; ve manevî iklimlerinde vesilelikleriyle Hakk’a niyazda bulunulmalı.

MEVLİD KANDİLİ’NDE YAPILACAK İBADETLER
1. Oruç Tutmak
Mevlit Kandili'nde oruç tutulur mu, tutulmaz mı?

Birinci Görüş:

Resûlullah Efendimiz doğduğum gün oruç tutarım buyuruyor, Peygamberimiz tuttuğuna göre, şükrâne olarak Cenâb-ı Hakk’a teşekkür olarak tutmakta ecir var, müstehabdır.

Resûlullah’a pazartesi günü oruç tutmanın fazileti soruldu. O da şöyle buyurdu: “O gün, benim doğduğum, peygamber olduğum (veya bana vahiy geldiği) gündür.” (Müslim, Siyam 197, 198)

Bu hadisten yola çıkarak büyükler Resûlullah Efendimiz'in doğduğu gün oruç tutmanın güzel olacağını belirtmişlerdir.

İkinci Görüş:

Efendimiz’in cihânı teşrifi bir bayram, yani bir sevinç günü telâkkî edilir. Bunun için nasıl bayramda oruç tutulmazsa, Mevlid Kandili günü de oruç tutulmasa câizdir. Bunun için hayır-hasenatta bulunur. Efendimiz’in ümmeti olmanın sevinciyle fakir-fukarâyı sevindirir. Kur’ân-ı Kerîm’ler okur, sohbetler eder. Bu günü de öyle bir bayram sevinci içinde geçirirse, bu da çok güzel buyruluyor.

Yani, tutulsa da müstehabdır, tutulmasa da müstehabdır. Fakat ikisi de Cenâb-ı Hakk’a bir şükrâne olarak olacak. Bir sevinç alâmetleri olması lâzım.

2. Salavat Getirmek
Resûlullah Efendimiz'e salavat getirmeyi Allah Teâla emretmiştir. Peygamber Efendimizin dünyaya geldiği bu gecede en önemli ibadetlerden biri de ona salavat getirmektir. Ayrıca hadis-i şeriflerde salavat getirenin bütün sıkıntılarının gideririleceği bildirilmiştir.


Ayet-i kerîmede buyrulur:

“Şüphesiz ki Allâh ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey müminler! Siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)

Übey bin Kâb (r.a.)diyor ki:

“Hazret-i Peygamber Efendimiz’e:

«– Yâ Resûlallâh! Ben sana çok salavât-ı şerîfe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?» diye sordum.

«– Dilediğin kadar yap.» buyurdu.

«– Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu?» diye sordum.

«– Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu.

«– Öyleyse duâmın yarısını salavât-ı şerîfeye ayırayım.» dedim.

«– Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu.

Ben yine:

«– Şu hâlde üçte ikisi yeter mi?» diye sordum.

«– İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur.» buyurdu.

«– Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?» deyince:

«– O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.» buyurdu.” (Tirmizî, Kıyâmet, 23)

3. Kaza Namazı ve Nafile Namaz Kılmak
Peygamber Efendimiz: “Namaz, gözümün nûrudur.” (Nesâî, Ahmed bin Hanbel) buyurmuşlardır. Hak dostları bu gecelerde namaz kılmanın ehemmiyetine dikkat çekmişler ve namaz borcu olanların kaza namazı kılmalarını tavsiye etmişlerdir. Kaza namazı olmayanların nâfile namaz kılınabiliceği bildirilmiştir.

4. Kur'an-ı Kerim Okumak
Allah dostları mübarek gecelerde çokça Kur'ân-ı Kerîm okunmasını tavsiye buyurmuşlardır.

İbni Mesut‘tan (r.a.) rivayet edildiğine göre, Resûlullah şöyle buyurdu:

“Kim Kur’ân-ı Kerîm’den bir harf okursa, onun için bir iyilik sevabı vardır. Her bir iyiliğin karşılığı da on sevaptır. Ben, elif lâm mîm bir harftir demiyorum; bilâkis elif bir harftir, lâm bir harftir, mîm de bir harftir.” (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân 16)

İbni Abbâs’tan (r.a.) rivayet edildiğine göre, Resûlullah şöyle buyurdu:

“Kalbinde Kur’an’dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir.” (Tirmizî, Fazâilü’l-Kur’ân 18)

Kur'an'ı Kerim okumanın fazileti ve ilgili ayet ve hadisler

5. Tevbe İstiğfar Etmek
Bir Müslüman her gün, günahlardan pişman olarak tevbe etmelidir. Mevlid Kandili tevbe etmeye vesile olan müstesna gecelerdendir.

Hazret-i Peygamber: “Ben, günde yüz kere istiğfâr ederim...” (Müslim, Zikir, 42) buyurmuşlardır.

6. Dua Etmek
Bu mübârek geceler, rabbimize duâ ve niyazda bulunma zamanlarıdır.

Kuran'da Geçen Peygamber Duaları
Hadislerde Geçen Dualar
Tüm Duaları Kapsayan Dua
Ayet-i kerîmede buyrulur:

“(Ey Resûlüm!) De ki: Sizin duâ ve niyâzlarınız olmazsa, Rabbim size ne diye değer versin?..” (el-Furkân, 77)

Yine Rabbimizin verdiği nimetlere hamd ve şükür halinde bulunmayı unutmamalıdır. Nitekim hadis-i şerifte duânın kabul olmasının iki şartından birinin hamd diğerinin de salavat olduğu bildirilmiştir.

Bir defasında Resûl-i Ekrem Efendimiz, sahâbîlerden birinin Allâh’a hamd ve Rasûlü’ne salevât getirerek duâya başladığını gördüğünde, onu takdîr ederek:

“–Ey namaz kılan zât! Duâ et, (duâna hamdele ve salvele ile başladığın müddetçe) duân kabûl olunur.” buyurmuştur. (Tirmizî, Deavât, 64/3476)

7. Sadaka Vermek
Allah yolunda infakta bulunup sadaka vermenin kişiyi pek çok tehlike ve belâlardan muhâfaza edeceği, buna ilâveten sadaka sahibini muhabbetullâh’a nâil eyleyeceği unutulmamalıdır. Bu müstesnâ geceler de sadaka vermeye en güzel vesilelerdir.

Zira Cenâb-ı Hak şöyle buyurmuştur:

“Allah yolunda infâk edin! Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Bir de ihsanda bulunun. Zira Allah, muhsinleri (iyilikte bulunan, işini güzel yapan ve ihsan şuuru ile yaşayanları) sever.” (el-Bakara, 195)

Peygamber Efendimiz zengin-fakir her mü’mini infâka teşvik eder; bir hurmadan başka bir şeyi olmayan için; “Yarım hurmayla da olsa cehennem ateşinden korunun, onu da bulamazsanız güzel ve hoş bir söz ile korunun.” buyururdu. (Buhârî, Edeb, 34)

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber