18 Mart Çanakkale Zaferi Günün Anlam ve Önemi Konuşması

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

Değerli Müdürüm, Sevgili Öğretmen arkadaşlarım, Kıymetli Öğrenciler,

Çanakkale Zaferi’nin ...... yılındayız… Biz zamanların üç kıtaya yayılan Muhteşem Osmanlı imparatorluğu 19. yüzyıldan itibaren artık iyice dağılmaya başlamıştır. Her yer savaş alanıdır… Çok toprak kaybedilmiştir. İmparatorluğu eski gücüne kavuşturmak için yeni formüller aranır. Bu arada Avrupa’nın göbeğinde çıkan 1. Dünya savaşı ile tam orta yerinden sarsılır. Osmanlı bir tercih yapacaktır… Kendi toprak bütünlüğünü garanti edeni tarafsızlığını korumasını isteyen İngiltere, Fransa, Rusya’yı dinleyerek savaşa girmeyecek ya da Almanya’yı tercih edip savaşın kazanılması durumunda kaybettiği toprakları geri alacaktır. Şu bir gerçektir ki imparatorluk yorgundur, bitiktir, moralsizdir, cephanesizdir… Ama binbir umutla girilir savaşa… Bir cephe sarsılmaz direnişin, vatanseverliğin sembolü olur… Neresi mi? Elbette ÇANAKKALE!

İtilaf devletlerinin planı basittir; Çanakkale geçilecek, Osmanlının başkenti İstanbul işgal edilecek ve savaş dışı kalması sağlanacaktır.  Önce 16 büyük dev gemiyle girerler boğaza, önce Osmanlı topçuların isabetli atışları, sonrasında Nusret’in döşediği mayınlara çarparak geri çekilmek zorunda kalırlar… Ardından karaya asker çıkararak şanslarını denerler ama 8,5 ay süren kara savaşlarında “Hasta Adam” adını taktıkları Osmanlı onlara tokat üzerine tokat atar… Çünkü vatanın tehlikede olduğunu öğrenen kadın-erkek, yaşlı-genç, hasta-sağlıklı, köylü, şehirli, okuryazar-âlim, asker-sivil, alaylı-mektepli, öğrenci-öğretmen, doktor-mülkiyeli cepheye koşar. Vatan için siper olurlar, toprağa düşerler, şehit olurlar, sonuçta düşman çizmelerine çiğnetmeleri biricik vatanımızı…

 Bu savaş bir kahraman da hediye eder bize, savaşın kazanılmasına büyük payı olan, dehası ile herkesin dikkatini çeken Albay Mustafa Kemal’dir O, Çanakkale’deki başarılarıyla tüm herkes tarafında bilinir, tanınır… Ve tüm Dünya da şu gerçeği öğrenir; ÇANAKKALE GEÇİLEMEZ!

Çanakkale’yi belli bir zaman kalıbına sığdırmak gerçekten zordur. Onun hakkında konuşmak, anlatmak, açıklamak da zordur. Cümleler düğümlenir insanın boğazında… Çanakkale Marmara’yı ve Ege’yi yutan koca bir boğaz olur, büyür karşınızda… Cesaret denizin suyu kadar boldur, 250.000 kayıp hiçbir toprak parçasına sığmaz ama bir annenin yüreğine sığar… Tarihçilerin dili lâl olur konuşamaz. Herkes susar, Çanakkale konuşur… Bir Mehmetçiğin annesine yazdığı ve mektubu yazdıktan sonra şahadet şerbetini içtiği kanlı bir mektup sayfasında konuşur Çanakkale… Kahramanlığın, cesaretin en derin anlamı ile tarihin tam merkezinden konuşur Çanakkale… Çanakkale yerden göğe yükselen bedeniyle konuşur… Duymasını bilene…

Ve anlamasını bilen için Çanakkale bir ruhtur. Çanakkale bir diriliştir. Çanakkale Kurtuluş Savaşının önsözüdür. Çanakkale bir ulusun üzerindeki ölü toprağını silkeleyip ayağa kalktığı gündür. Çanakkale karanlıkları yırtan bir ışıktır… Çanakkale her Türk evladının ezbere bilmesi gereken bir destandır… Çanakkale kalptir, gözdür, duygudur…

Bu müthiş destanın 103. Yılında buradan tüm kalbimizle Çanakkale’nin tüm kahramanlarına sesleniyoruz: İsimlerini bilmesek de memleketimizi ve geleceğimizi korumak için çocuklarımızın huzur, sağlık ve bereket dolu bir Türkiye’de yaşamasını temin için bu topraklara terini, kanını ve canını hiç çekinmeden akıtmış tüm kahramanlarımızı minnetle anıyoruz. O fedakâr kahramanlar bilsinler ki hiçbir emekleri boşa gitmemiştir olmamıştır ve dünya döndükçe de boşa gitmeyecektir... Nur içinde yatsınlar… Ruhları şad olsun…

Metin ÖZDAMARLAR

Sosyal Bilgiler Öğretmeni

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber