18 Mart Çanakkale Piyesi

Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!

ÇANAKKALE PİYESİ

SAHNE 1
Haberci:  Ey halk her evden en az eli silah tutan bir kişi cepheye gidecektir.
                 Duyduk duymadık demeyin. 
                 Düşman yurdumuzu işgal etmeye çalışıyor.
                 Çanakkale’yi geçerse ülkemizi işgal edecekler.
                 Haydi savaşa haydi özgürlüğe 
(Çanakkale İçinde aynalı çarşı türküsü çalar.)
Baba:
Hatun bir bardak su verir misin?
Anne: Buyur Bey sağlıcakla iç. 
Baba: (Suyu içer.) çok şükür. Hatun duydun değil mi her evden bir kişi çağırıyorlar.
Anne: Evet Bey duydum.
Baba: Bu da demek oluyor ki Memedim cepheye gidecek.
Anne: Gitsin Bey! Gitsin de vatan için şehit olsun vatana olan borcunu ödesin.
          Sen ne dersin gelinim bu işe?
Gelin: Gitsin annem, vatanımızı düşmana karşı savunsun. Canla başla çarpışsın.
          Gerekirse şehit olsun. Ben yavrularımızı büyütürüm. Yeter ki vatan sağ olsun.  
Anne: Maşallah benim gelinime ne de olsa kaynanasının gelini.
Baba: Aferin gelinim gurur duydum senle. 
Gelin: Sağ olun siz de benim annem babam gibisiniz.

SAHNE 2
Mehmet:
(İçeriye girer.)
Gelin: Hoş geldin Memedim
Mehmet: Hoş bulduk hanım
Gelin: Memedim duydun değil mi?
Mehmet: Evet duydum her evden en az bir kişiyi cepheye çağırıyorlar.
Gelin: Ne yapmayı düşünüyorsun peki Memedim.
Mehmet: Tabii ki gideceğim cepheye. Senden ayrılacağım için üzülüyorum.
Gelin: Üzülme Memedim bizi düşünme sen. Zaman; vatan için savaşma zamanıdır. Vatan için ölme zamanıdır. Şehit olursan da öbür dünyada yine buluşuruz Memedim.
Mehmet: Çok şükür Allah’ıma böyle düşündüğün için. 
Gelin: ( Gider bayrağı getirir ve Mehmet’e verir.)
Mehmet: ( Bayrağı alır.) Bunun anlamı nedir?
Gelin: Bu bayrak; candır, vatandır, namustur, şereftir. Bayrağımızı yere düşürme Memedim.
Mehmet: ( Bayrağı üç kere öper.) Ölsem de bu bayrağı yere düşürmeyeceğim.

SAHNE 3
( Mehmedim türküsü çalar.)
Çavuş: Nasılsın bölük
Askerler: Sağ olun komutanım.
Çavuş. Beni rahatta dinleyin. Adlarınızı söyler misiniz?
Mehmet: Adım Mehmet Sinop emret komutanım
Çavuş: Rahat ol asker.
Zeynep: Adım Zeynep Tekirdağ emret komutanım
Çavuş: Rahat ol asker. 
Ayşe: Adım Ayşe İzmir emret komutanım
Çavuş: Rahat ol asker. Kızlar siz de mi cepheye geldiniz.
Zeynep: Evet komutanım biz dört kız kardeşiz babam ikimizi askere gönderdi.
Ayşe: Biz de bu vatan için savaşmaya geldik komutanım. 
Çavuş: Sizlerle gurur duyuyorum aslanlarım. Bu vatan size minnettardır. Şimdi size büyük   
              komutanımız Mustafa Kemal’in telgrafını göstereceğim. Bunu kim okumak ister.
Zeynep: Ben okurum komutanım. 
Çavuş: Al oku o zaman asker.  
Zeynep:      Ben, size taarruzu emretmiyorum; ölmeyi emrediyorum! Biz ölünceye kadar geçecek              
                   zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar geçebilir. Benimle beraber  
                   burada muharebe eden askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen kutsal görevi 
                   eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu 
                   dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına 
                   sebep olacağını hepinize hatırlatırım.

Çavuş: İşte duydunuz Mustafa Kemal’in söylediklerini
Askerler: Duyduk komutanım.
Çavuş: Aç kalmaya var mısınız?
Askerler: (Hep birden) Varız komutanım.
Çavuş: Uykusuz kalmaya var mısınız?
Askerler: (Hep birden) Varız komutanım.
Çavuş: Mustafa Kemal’in askerleri olmaya var mısınız?
Askerler: (Hep birden) Varız komutanım.
Çavuş: Peki şehit olmaya var mısınız?
Askerler: (Hep birden) Varız komutanım.
Çavuş: Vatan sizinle gurur duyacak aslanlarım. Gazanız mübarek olsun.
Askerler: Sağ olun komutanım.
Çavuş ve askerler siper almış vaziyette sandalyeye otururlar.
( Çavuş en sağda; yanında Mehmet, yanında Zeynep ve Ayşe)

Çavuş: Kaç asker vurdun Zeynep vatan için.
Zeynep: ( Silah sesleri ) Yirmi beş kişi vurdum komutanım vatanım için.  
Çavuş: Kaç asker vurdun Mehmet vatan için.
Mehmet: ( Silah sesleri ) Kırk kişi vurdum komutanım vatanım için. 
Çavuş: Kaç asker vurdun Ayşe vatan için.
Ayşe: ( Silah sesleri ) Yirmi kişi vurdum komutanım vatanım için.  
Çavuş: Sizlerle gurur duyuyorum askerlerim 
Hep birlikte: Sağ olun komutanım.
Çavuş: ( Kurşun sesi ) Kim o asker.
 Mehmet: Ayşe şehit oldu komutanım.
Çavuş: ( Kurşun sesi ) Kim o asker.
Zeynep: Mehmet şehit oldu komutanım.
Çavuş: Allah rahmet eylesin ruhları şad olsun.
Zeynep: Âmin komutanım.    
Çavuş: Yeni bir telgraf geldi Zeynep okur musun?
Zeynep: Emret komutanım. (Okumaya başlar.) Komutanım savaşı kazanmışız.
Zeynep ve Çavuş: Allah’a şükürler olsun. Vatana olan borcumuzu ödedik.
 

Sahne 1:
Baba, anne, gelin ve haberci 
Aksesuar: Sürahi ve bardak 

Sahne 2: Mehmet ve hanımı 
Aksesuar: Bayrak 

Sahne 3: Çavuş, asker Mehmet, asker Zeynep ve asker Ayşe


             Savaşla ilgili şiir yazılmış şiir de şöyle;

Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın 
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir. 
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın 
Bir vatan kalbinin attığı yerdir. 

Bu ıssız, gölgesiz yolun sonunda 
Gördüğün bu tümsek Anadolu'nda, 
İstiklal uğrunda, namus yolunda 
Can veren Mehmed’in yattığı yerdir. 

Bu tümsek, koparken büyük zelzele, 
Son vatan parçası geçerken ele, 
Mehmed’in düşmanı boğdugu sele 
Mübarek kanını kattığı yerdir. 

Düşün ki, haşrolan kan, kemik, etin 
Yaptığı bu tümsek, amansız, çetin 
Bir harbin sonunda bütün milletin 
Hürriyet zevkini tattığı yerdir.

Roller:                                                                         Şarkılar, Kurşun Ve Top Sesleri
-    Haberci                                                            Çanakkale içinde vurdular beni
-    Anne                                                                Memedim
-    Baba
-    Gelin 
-    Çavuş 
-    Asker 1 Mehmet
-    Kız Asker 1 Zeynep
-    Kız Asker 2 Ayşe


 

Dikkat!

Yorum yapabilmek için üye girşi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.

Üye Girişi Üye Ol

YKS KİTAPLARI Nazilli Haber