Öğretmen haberleri ve gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
12 Mart İstiklal Marşımızın Kabulu Piyes 5 Kasım 1920 M.Eğitim Bakanlığı İstiklal Marşı Komisyonu
Hamdullah Suphi Tanrıöver (M.Eğitim Bakanı) :
- Arkadaşlar Genelkurmay Dairesi bir yazı yazarak bir marşın yazılmasını istediler. Onların ricası bizim için önemlidir. Çünkü kahraman ordumuzun morale ihtiyacı var. Bunun için ne yapmamız gerekiyor? Herkes duygu ve düşüncelerini açıklasın. Böylece uygun bir çözüm yolu bulalım.
Hasan Basri Bey (Milletvekili) :
Şimdiye kadar İstiklâl Marşını seçmeliydik. Ancak yine de geç kalmış sayılmayız. TBMM tarafından İstiklâl Marşının seçileceğini gazetelerde ilan edelim. İstanbul’da da Milli Mücadelemizi destekleyen gazetelere bilgi verelim. Böylece hem haklı davamızı dünyaya duyurmuş hem de katılımın daha çok olmasını sağlamış oluruz.
Hamdullah Suphi Tanrıöver:
- Haklısın Basri Bey ilk yapacağımız iş yarışmanın şartlarını belirlemek ve halka duyurmak. İstiklâl Marşımızı seçmede komisyonumuz her türlü yetkiyle donatılmıştır. Milleti kucaklayan, moral aşılayan, milli duyguları uyandıran bir marş için harekete geçmemiz gerekiyor.
Besim Atalay:
- Efendim, şiirler iki türlüdür. Ya duyguların dile getirir yahut ağlatabilir . Şiir ruhun bir yansımasıdır.
Şiir bu iki şekil üzerinde doğarsa olumludur. Dünya da şiirler iki yüce bir duygudan doğar yada büyük bir heyecandan doğar. Böyle olmazsa ısmarlamayla yazılırsa bu şiirler yaşamaz.
Hasan Basri Bey:
Marş kahramanlığımızı çıkarsın. Marşı dinleyenler anlasın ki bizi hiçbir güç esir alamaz.
Hamdullah Suphi Tanrıöver:
- Haklısın Basri sadece gazetelere ilan vermek yetmez. Ünlü şairlerimizin hepsiyle temasa geçelim. Onlara konuyu anlatalım, İstiklâl Marşı yazmaları için ikna edelim.
Hüseyin Avni Bey
- Birinci gelecek esere ödül verelim. Böylece katılım daha çok olur.
Tunalı Hilmi Bey:
- Evet arkadaşımız haklı. Ödül, birçok şairin İstiklâl Marşı yazmasını sağlayacaktır. Şairler, ödülü almak için mümkün olduğunca şiirlerin güzel olması için çalışacaklardır.
Mahmut Esat Bozkurt:
- Ödül sakıncalı olmaz mı? Marş para için yazılır mı?
Tunalı Hilmi Bey:
- Sakıncalı olmaz. Ödüller her zaman teşvik edici olmuştur.
Hamdullah Suphi Tanrıöver:
- Arkadaşlar ! Özellikle para meselesiyle şiirler arasında bir ilişki bulmak yanlış bir bakış açısıdır. Şairlerimiz ilk defa şiir yazmıyorlar. Demek ki para karşılığında şiir yazmak söz konusu değildir. Biz halkın ruhunu, heyecanını anlatan şiirler yazmaları için onlara başvuracağız.
2. PERDE:
Dönemin iki ünlü şairinin buluşması.
Basit bir oda. Bir çalışma masası, iki sandalye vardır. Bir kandil odayı aydınlatmaktadır. Bir adam masada çalışmaktadır. Kapı çalınır.
Yusuf Ziya Ortaç- Geldim geldim.
Kemalettin Kamu: - Nasılsın
Yusuf Ziya Ortaç: - Sağ ol, sen nasılsın ?
Kemalettin Kamu: - İyiyim, sen de sağ ol. Gazetedeki haberi okudun mu?
Yusuf Ziya Ortaç: - Yok ne olmuş? Yunanlılar ilerliyor mu?
Kemalettin Kamu:
- İlerlesinler bakalım. Onları geldiklere yere göndermek boynumuzun borcudur. Asıl şu ilâna bak.
Yusuf Ziya: - İlanda ne yazıyor?
Kemalettin kamu: - Okuyayım da dinle.
TBMM’den Halkımıza Duyurulur
TBMM tarafından İstiklâl Marşı seçilmesi için şiir yarışması düzenlenmiştir.
Yarışmanın Şartları:
Yarışmaya her Türk katılabilir.
Şiirler Milli azim ve imanı besleyecek şekilde yazılmalıdır.
Şiirler hece ya da aruz ölçüsüyle yazılabilir.
Şiirlerde dize sayısı serbesttir.
Birinci gelecek esere 500 TL’lik ödül verilecektir.
7 Kasım 1920
Hamdullah Suphi Tanrıöver
(Milli Eğitim Bakanı)
Yusuf Ziya Ortaç: - 500 Türk lirası çok iyi para.
Kemalettin Kamu: - Hem de çok. Sen katılacak mısın?
Yusuf Ziya Ortaç- Katılırım tabi. Birinci gelirsem hem adımı duyururum hem de paraya konarım. Peki, sen katılacak mısın?
Kemalettin kamu: - Ben de katılmayı düşünüyorum.
3. PERDE:
M.Eğitim Bakanı nın odası. İstiklâl Marşı komisyonu çalışmaktadır. Tarih 28 Ocak 1921.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Yarışmaya şimdiye kadar kaç şiir geldi?
Dr Adnan Adıvar: - 723 şiir geldi efendim.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Çok güzel, bilinen büyük şairlerde katıldı mı?
Dr Adnan Adıvar: - Çoğu katıldı beyim. Hatta Şark Fatihi Kazım Karabekir bile katıldı. Yalnız…
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Yalnız ne?
Dr Adnan Adıvar: - Yalnız, Mehmet Akif katılmadı efendim.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Allah Allah. Mehmet Akif Tacettin Dergâhında şiir yazmaya çalışıyordu. Şiirin bazı bölümlerini Mecliste ben de okumuştum. Çok etkileyici idi. Niye katılmadı acaba?
Hasan Basri Bey: - Efendim, Mehmet Akif, şiir değil, sanki bir destan yazmış. Şiiri ben okudum. Muazzam bir şey. Ama katılmaya bir türlü ikna edemedim.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Merak ettim doğrusu, niçin katılmamış?
Hasan Basri Bey: - Efendim. Milletin marşı para için yazılmaz. Para ödülü şairler için hakarettir. Milli Marş, millet için yazılır, diyor.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Koca şair, doğru diyor. Ama bir kere ilân ettik. Artık dönüş olmaz. Tam 723 şair şiir gönderdi. Bunları bir kalemde silip atamayız. En iyisi Mehmet Akif’e bir mektup yazayım. Asıl endişenizin icap ettiği ne varsa hepsini yaparız diyeyim. Olmazsa para ödülünü Çocuk Esirgeme Kurumuna bağışlamasını isteyeyim. Akif yarışmaya mutlaka katılmalı. Akifsiz yarışma yarım yarışmadır.
Hasan Basri (Balıkesir Milletvekili) : - Sağ ol efendim. Böyle düşüneceğini biliyordum. Mektubunuzu ben kendi elimle götürürüm. Böyle olursa ikna ederim sanırım.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Diğer şiirler ne durumda?
Dr Adnan Adıvar: - Yurdun her yanından binlerce mektup yağdı. Milli coşku halkı öyle sardı ki mebuslarımız bile dayanamadı yarışmaya katıldı.
Hamdullah Suphi Tanrıöver: - Bu Milet ölmez, bu coşku hangi millette var. Halkın yiyecek ekmeği, içecek suyu yok ama sarsılmaz inancı var.
4. PERDE:
6 Şubat 1921 Tacettin Dergâhında Mehmet Akif Ersoy çalışmaktadır. Kapı çalınır. Mehmet Akif Ersoy kapıyı açar.
M.Akif - Ooo Hasan seni hangi rüzgâr attı buraya?
Hasan Basri Bey: - Hocam meclisten geliyorum. Sana maarif nazırının mektubunu getirdim.
Mehmet Akif Ersoy: - Biraz soluklan Hasan, mektubu okuruz. Ne diyor nazır?
Hasan Basri Bey: - Hocam, nazır yarışmaya mutlaka seninde katılmanı istiyor.
Mehmet Akif Ersoy: - Olmaz Hasan, bu konuda fikrimi değiştirmem.
Hasan Basri Bey: - Hocam, nazır sana hak veriyor, ama yarışmayı duyurduk, 723 şair şiir gönderdi. Bundan sonra yarışmanın şartlarını değiştiremem. TBMM şanına yakışmaz. Ama Akif birinci olursa para ödülünü Çocuk Esirgeme Kurumuna bağışlasın diyor.
(Mehmet Akif mektubu açar, okur.)